Blog sahibi avukatlık mesleğinin usta çırak ilişkisi gerektirdiğine inanmaktadır. Kendisini usta değil, kalfa olarak görmesine rağmen, kalfalık sürecinde kullandığı yol ve yöntemleri paylaşarak usta bulamayan çıraklara ulaşmaya çalışmaktadır. Herkesin etkili bir hukuki yardım alma hakkı vardır. Blog sahibinin amacı bu hakkın kullanılmasına zerre kadar da olsa katkıda bulunmaktır.
30 Mayıs 2013 Perşembe
TBB BAŞKANININ DOSTLARI DEĞİL MESLEKTAŞLARI OLUR!
Türkiye Barolar Birliği’nin 32.
Genel Kurulu öncesinde TBB Başkanı olarak görev yapan ve TBB Başkan adaylığını
açıklayan Sayın Vedat Ahsen COŞAR, diğer başkan adaylarını eleştirirken, “…Benim
arkadaşlarım var, dostlarım var. arkadaşlarıma, dostlarıma her gün hakaret eden
…klavye delikanlılarım yok benim. …Sadece ben ve arkadaşlarım varız. .. Masum
bakanlar, masum okuyanlar bütün bunları görüyor, biliyor...” demişti.[1]
TBB’nin 25 Mayıs 2013 tarihli
genel kurulunda yaptığı konuşmada ise, “Sevgili delegeler, ben dostlarımı ne
kalbimle, ne aklımla severim. Olur ya, kalp durur, Akıl unutur… ben dostlarımı
ruhumla severim. O ne durur, ne de unutur, dostlarımın da oldu, düşmanlarım da.
Ama ben hiç kimseye düşman olmadım, düşmanlık yapmadım… Ben 1994 yılında ankara
barosu başkanlık seçimini kaybettim, kazanan kardeşimi gidip kutladım.”
demiştir.[2]
Özü itibariyle bir meslek örgütü
olan ve avukatların ve savunmanın hak ve menfaatlerini koruma amaçlı bir meslek
örgütü başkanının sıklıkla dostlarım söylemine başvurması ister istemez dostlar
arasında görülmeyenlerin düşman gibi algılandığına işaret etmekte. Nitekim
kendisine yönelik eleştirileri, masum okuyanlar/masum okumayanlar şeklinde
tasnif etmesi de Sayın Coşar’ın meslektaşlarını dost, düşman, masum okuyan,
masum okumayan şeklinde tasnif ettiğini gösteriyor.
Sayın Coşar düşmanlarından
sakınmak, masum okumayanların okumasına engel olmak amacıyla olsa gerek TBB’yi
finanse eden avukatların TBB’den bilgi ve belge isteyemeyeceğine, TBB’nin
muhataplarının barolar olduğuna da içtihat etmişti.[3]
Avukatların, TBB Başkanının
dostları veya düşmanları olmayıp, meslektaşı, TBB’nin de parçası olduğu Türkiye
Cumhuriyeti’nin vatandaşı ve insan olduğunu söylemek için asgari hukuk bilgisine
sahip olmak yeterli. TBB Başkanı’nın yapması gereken ise bizlere avukat,
vatandaş veya insan olmaktan kaynaklanan haklarımızı veya yükümlülüklerimiz
çerçevesinde bakmaktır. Tamamen kendisinin inisiyatifinde olan dost/düşman
algısı ile avukatları değerlendirmeye kalktığında kamusal yetkilerini kamusal
ölçütlerle değil kişisel ölçütlerle kullanmış olur ki başkanlığı döneminde de
yaptığı budur. Bu algının neticesinde olsa gerek, TBB’ye aralarında avukatların
da olduğu 41 işçi alırken haberimiz olmamıştır.[4]
Başbakanlık Bilgi Edinme
Değerlendirme Kurulu’na, Türk Akreditasyon Kurumu’na veya Reklam Kurulu’na
dostlarını göndermek istediğinden olsa gerek avukatlar anılan kurullara ne üye
gönderildiğini ne de kimin gönderildiğini duymamıştır.[5]
Meslek odalarının teknolojik
gelişmeler ile öncesinde adli yardım, CMK, sonrasında ise baro pulu gelirleri
ile zenginleşmeleri beraberinde önemli tehlikeleri getirdi. Çok uzağa gitmeye
gerek yok. Belediyelerdeki, yakınları istihdam etme, yakınlardan hizmet/mal
satın alma, hizmet/mal satın alımlarında “karşılık”
bekleme, lüzumsuz yere mal/hizmet satın alma, fahiş bedelle mal/hizmet satın
alma, baro birlik gelirlerini seçim yatırımı olarak harcama gibi hastalıklar
avukatın meslek örgütlerine de bulaştı. Bu hastalık ister istemez dostlukları
ve düşmanlıkları da doğurur. Bu hastalığın tehlikeli boyutlara gelmesini
engellemek için TBB’nin yeni Başkanı Sayın Metin FEYZİOĞLU’na ve TBB yönetim
kuruluna önemli bir görev düşüyor. Avukatlık Kanunu madde 182’deki yönetmelik
çıkarma yetkilerini kullanarak TBB ve Baroların mal, hizmet ve işçi alımlarını,
kurumlara temsilci veya üye görevlendirmelerini şeffaf, katılımcı, hizmet
odaklı olacak şekilde ve evrensel ölçülerde düzenlemek. Aksi takdirde 3 vakte
kalmaz bizim de bir İSKİ’miz, bolca dostumuz ve düşmanımız olur…[6]
[2] http://www.adaletbiz.com/barolar-birligi/turkiye-barolar-birligi-genel-kuruldan-h9713.html
konuşmanın çözümü https://www.facebook.com/groups/505053589531629/permalink/531964693507185/
adresinden alınmıştır.
[3] https://docs.google.com/file/d/0B-VNZuCn1m5EblBMUndCWTZkQkU/edit
, anılan kararı kaldıran Başbakanlık Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu kararı
için, https://docs.google.com/file/d/0B-VNZuCn1m5EcG5wenJiYmNjUjA/edit
[5] Belki de dostlara rica
edilir yaklaşımıdır gizliliğin sebebi.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder